top of page

Antik Roma Kenti; POMPEİİ


ree

TARİHÇE


İtalya'nın kısmi özerk bölgesi Campania'da, Napoli şehri yakınlarında bulunan ve hâlâ kısmen gömülü olan yıkıntı halindeki antik Roma kentidir. Şehir, M.Ö. 80’de bir Roma kolonisi olmadan önce Antik Yunan, Etrüskler ve Samnitler de dahil olmak üzere bir dizi yönetici tarafından kontrol ediliyordu. Roma yönetimi altındaki şehir, hem Akdeniz havzasına hem de Romalılar tarafından inşa edilen stratejik yollara yakınlığı nedeniyle ticarette önemli bir rol oynuyordu. Ek olarak, yakındaki bir yanardağ olan Vezüv Yanardağı’ndan çıkan kül, bu toprakları verimli hale getiriyordu. Pompeii halkı, amfi-tiyatrodan su kemerine kadar uzanan önemli inşaat projeleriyle sanatta (fresklerde) ve mimaride ilerlemeler kaydetti. Felaket meydana geldiğinde, şehir bir foruma, yiyecek pazarlarına, tapınaklara, restoranlara, hamamlara ve 15.000 kişilik bir nüfusa sahipti.


ree


VOLKANİK PATLAMA


M.S. 79 Ağustos sonunda Vezüv Yanardağı patlamadan önce Pompeii bir dizi küçük deprem yaşıyordu. Şehrin sakinleri yanardağın neden olduğu küçük sarsıntılara alıştıklarından, çoğu sismik faaliyetten dolayı kendilerini tehdit altında hissetmiyorlardı.

Bununla birlikte, birkaç günlük depremden sonra, volkan şiddetli bir şekilde patladı ve tüm şehri kül ve lapilli, süngertaşı parçaları ile kaplayan hızlı hareket eden piroklastik akışlara neden oldu.

Romalı yazar Pliny the Younger sahneyi şöyle anlatıyor, “Geniş alev tabakaları Vezüv’ün birçok bölümünü aydınlatıyordu; Işığı ve parlaklığı gecenin karanlığından daha canlıydı... Şimdi dünyanın başka bir yerinde gün ışığı vardı, ama orada karanlık herhangi bir geceden daha karanlık ve daha kalındı...”

Büyük kül bulutu her şeyi ve herkesi içine aldı, 2.000 kişiyi öldürdü ve Pompeii’deki hayatı kalıcı bir durma noktasına getirdi.

ree

Jeologlara göre halkın ölüm sebebi kükürt gazı. Taşa dönmelerinin sebebi ise yanardağın püskürttüğü volkanik tozun sertleşmesi. Bu lavlar kalıp oluşturmuş, zamanla içerideki vücut çürümüş fakat kalıp aynı kalmıştır. Ancak bilimsel yönlerin dışında da birçok tahmin bulunmaktadır.


ree


KAZILAR


Yüzyıllar boyunca Pompeii unutuldu. 16. yüzyılda Pompeii freskleri bir İtalyan mimar tarafından keşfedilirken, alanın düzgün bir şekilde ortaya çıkarılması 1748 yılında gerçekleşti. Bu kazılar sırasında arkeologlar, harabelerin olağanüstü koruma düzeyini, tüm binaları, nesneleri, şaşırtıcı bir şekilde fırında pişmemiş ekmek somunları dahil olmak üzere, polikromatik duvar resimlerini sağlam bıraktığını fark ettiler. Bu freskler, bilinen en eski doğa resmi tasvirlerinden bazılarının yanı sıra seküler portreler, dini ikonografi ve erotik görüntüleri içeriyordu.


ree

Sıcaklıktan katılaşmış asıl vücutlar sergiye çıkmadı, onun yerine vücutların tam olarak bulundukları yerlere konulmuş alçılar gösterildi. Pompeii’de ve civardaki şehirlerde arkeoloji denetmeni olan Massimo Osanna bu konuda “Bu kalıntılar bugüne kadar etik kurallar çerçevesinde daha önce hiç incelenmemişti. Alçı ya da bronzdan heykeller değil, gerçek insanların saygıyla karşılanması gerekir.” dedi.

Arkeolog Giuseppe Fiorelli vücutları 1863 yılında buldu ve vücutları Pompeii’deki konumlarından tek parça halinde çıkarmanın bir yolunu keşfetti. Aynı zamanda, bilim insanları bir köpek ve bir domuzun dahil olduğu hayvanlar da buldu; ancak, onlar da sergide gösterilmedi.


ree


Arkeolog Giuseppe Fiorelli, 1863’te külde insan şeklindeki boşlukları keşfetti. Bedenlerin etrafı belirlendikten sonra bu boşluklar, kurbanların kalıplarını oluşturmak için o zamandan beri alçı ve son zamanlarda reçine ile dolduruldu. Bebekler, çocuklar ve yetişkinlerine ek olarak, bu kalıplar ayrıca yaban domuzu ve evcilleştirilmiş köpekler gibi şanssız hayvanları da içeriyordu. Yapılan bu arkeolojik çalışmalarda, bu türden bir boşluğa sıvı alçı dökerek kalıbını çıkartır, çıkan sonuç öldükten sonra üstüne kül biriken canlılar zamanla yok olmuşlar ama bedenlerini çevreleyen kül tabakasının sertleşmesiyle şekilleri korunmuştur.

Bugün Napoli’de yaşayan birine yanardağın lavıyla insanların taşlaştığını söylerseniz size gülerek onların birer alçı olduğunu söyler. :) Olayı bilmeyenler için birer muamma olan bu ‘’Taşlaşmış’’ insanlar aslında tamamen zehirli gazla ölüp üstüne kül biriken insanların neredeyse 1800 yıl sonra bulunup alçıdan kalıplarının çıkartılmasından ibaretti.


ree

Bir işçi, volkanik parçaları (lapilli) Pompeii’nin V. Bölgesi’ndeki Orion Evi’nin atriumundan çıkarıyor.



ree

Civita Giuliana adlı bir banliyöde, arkeologlar patlamayla korunmuş üç atı bir ahırda buldular.




ESERLER


ROMA MOZAİĞİ

Pompeii'deki evlerden birindeki bu mozaiği, döndükçe zenginleri (soldaki mor kumaşla sembolize edilmiştir) fakirleştirebilecek ve fakirleri de (sağdaki keçi derisi ile sembolize edilmiştir) zenginleştirebilecek olan Kader Çarkı'nı temsil ediyor. Aslında, her iki durum da çok istikrarsızdır, ölüm asla uzakta değildir ve hayat bir pamuk ipliğine bağlıdır. Kırıldığında, ruh (kelebek ile sembolize edilmiştir) uçar ve böylece hepsi eşit hale gelir. Boscoreale hazinesindeki gümüş eşyalar üzerindeki iskeletler gibi olan tema, yemekte toplananlara dünyevi servetlerin geçici doğasını hatırlatmayı amaçlıyordu.


ree


APOLLO TAPINAĞI

ree

Pompeii şehrinin en eski yapısı olan Apollo Tapınağı, şehrin Forum'una bakıyor. Yapımına başlanan M.Ö. 6. yüzyıldan M.S. 79'a kadar yaşanan mimari tarz değişikliklerini de yansıtan tapınaktaki orijinal bronz heykellerin birçoğu Napoli Ulusal Arkeoloji Müzesi'ne taşınmış fakat Apollo ve tanrıça Diana'nın büstü gibi birkaç önemli eserin kopyaları yerlerine yerleştirilmiştir.


ree

SPECTACULA

M.Ö. 70 senesi civarlarında inşa edilen bu amfi tiyatro, Roma döneminden kalan en eski amfi tiyatro olma özelliği taşır. Önceleri tahtadan inşa edilen amfi tiyatroların taştan yapılan ilk örneği olan Spectacula'dan sonraki ilk örneği Roma'daki Kolezyumdur.


ree

Tiyatronun isminin Spectacula olmasının nedeni ise o dönemde henüz ''amphitheatrum'' kelimesinin kullanılmıyor oluşuydu.



TERMOPOLİUM

Yapı, arkeoloji parkının Regio V bölgesinde yer alıyor. Pompeii Arkeolojik Alanı Direktörü Massimo Osanna, Pompeii’de bu türden 80 kadar fast food mekanı bulunmasına rağmen, ilk kez böyle bir yapının tamamen ortaya çıkarıldığını belirtti. Dairesel delikli bir tezgâhtaki sıcak yemek içeren pişmiş toprak kavanozların bazılarında 2 bin yıllık yiyecek izleri bulundu. Tezgâhın önünde parlak renkli fresklerle süslenmiş tavuk ve baş aşağı asılı iki ördek gibi hayvanlar tasvir ediliyor.


ree

ree

YEREL TAPINAKLAR

Bir Pompeii evinin en belirgin özelliklerinden biri, ev halkı tanrılarının tapınağı olan lararyumlardı. 2018’de arkeologlar, Bölge V’te Pompeii’de şimdiye kadar keşfedilen en güzel lararyum örneklerinden birinin bulunduğu yarı kapalı bir avlu ortaya çıkardılar.

Tapınak için yapılan niş, Lares’in boyanmış ikiz resimleri ile çevriliydi. Nişin altındaki duvara boyanmış, refah ve iyi şansı simgeleyen iki büyük yılan ve yiyecek ve adaklarla süslenmiş bir kaide yer alıyordu. Yerde, Lares’in iyi niyetini kazanmak için kurban edilmiş yanmış adakların izlerini hala taşıyan küçük bir taş sunak duruyordu.


ree

Konservatör Massimoi Osanna, bir avlu tapınağındaki veya larariumdaki freskleri inceliyor.



Mekan, muhteşem bir bahçeyi andıracak şekilde dekore edilmişti. Kuşlar ağaçların arasında uçarken, bir tavus kuşu yerde geziniyor gibi görünüyor, boyanmış bitkilerle bir zamanlar duvardaki bir çiçek tarzında büyüyen gerçek bitkiler karışıyordu. Canlı kırmızı bir duvara dinamik bir av sahnesi boyanmıştı. Vahşi bir hayvan, onu alt etmek üzere kara yaban domuzunu kovalıyordu.


ree

Larariumun duvarlarından birini av sahnesi



Orion Evi

En son Pompeii kazıları, mimarisinin, dekorunun ve tarihinin daha eksiksiz bir resmini elde etmek için bu domusa geri dönüyor. 2018’de arkeologlar, esrarengiz bir mitolojik bölümün çarpıcı ve oldukça sıra dışı bir mozaiğini ortaya çıkardılar. Merkezi figür daha sonra Orion olarak tanımlandı.


ree

Bu muhteşem mozaiğin ana figürü, evin adını taşıyan avcı Orion olarak tanımlanıyor. Bu mozaik, tanrıça Gaea’nın (yılan şeklinde) Orion’dan sonra bir akrep gönderdiği mitolojik bir varyasyonu gösteriyor. Akrebin iğnesi, Orion’u kanatlı bir varlığa dönüştürürken, bir tanrı onu yukarı doğru yönlendiriyor ve bir diğeri tacını hazırlıyor.




Okuduğunuz için teşekkürler, sanatla kalın...



KAYNAKÇA


https://arkeofili.com/tag/pompeii/

https://tr.wikipedia.org/wiki/Pompeii


 
 
 

Yorumlar


Yazı: Blog2_Post

©2021, Sanatın Tarihi tarafından Wix.com ile kurulmuştur.

bottom of page